Türkiye’nin hububat ambarı Polatlı’da tarlalarda gübre atım işlemi devam ediyor. Yüksek Ziraat Mühendisi Yaşar Murat Çelik, gübre atımı sırasında nelere dikkat edilmeli, hangi gübre tercih edilmeli, neye göre gübre atılmalı gibi konularda gazetemize açıklamalarda bulundu. Gübrelemenin çok büyük önem arz ettiğini ifade eden Çelik, özellikle organomineral gübrenin toprak ve bitki sağlığı açısından çok daha verimli olduğunu belirtti. Organomineral gübreye destek ve denetimin artırılması gerektiğini de aktara Çelik, “Üzerinde aynı içerik maddesi olduğu halde fosfor oranının suda çok yüksek olduğu gübrelerle kaya fosforundan yapılan gübreler maalesef piyasada aynı muameleyi görmektedir. Bu da ülkemiz için, tarım topraklarımız için vazgeçilmez olması gereken, mutlaka kullanılması gereken organomineral gübrenin adını lekeliyor” dedi.
BUĞDAY GEÇEN SENEYE GÖRE BİR AY İLERİDE
Yüksek Ziraat Mühendisi Yaşar Murat Çelik açıklamalarında şu ifadeleri kullandı; “Polatlı’mızda ihbarın gelmesiyle beraber tarım faaliyetlerinde tabi hız kazandı. Yüksek bir ivmeyle devam ediyor. Özellikle kış ayının çok kurak ve havaların mülayim geçmesi tabi ki baharlık ekimleri soğan gibi akabinde gelecek olan pancar ekimleri gibi tarlalarının hazırlanması, soğanların ekilmiş olması gibi sonuçları doğurdu. Çünkü soğanların ekilmesi için toprak işleme çok müsaitti. Çiftçi yağan yağmurdan, yağacak olan yağmurdan istifade edip soğanların kendiliğinden çimlenebilmesi için süratli bir şekilde soğan tarlalarını hazırladı. Ekimlerini yaptı. Üç toprak ilaçlamaları da kontrolü için yapıldı. Tabi bu arada buğdaylarda mevsim şartlarına uygun olarak kıştan çok etkilenmedikleri için mevsim boyunca büyümeye devam ettiler. Özellikle günümüzde güncel olarak şunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Geçen seneyle kıyas yaptığımızda buğdaylar aşağı yukarı geçen seneki mahsullere göre bir aylık ileride pozisyondadır. Oldukça boyları büyüdü. Toprağı kapatmak üzere kimi bölgelerde tamamlamak üzere. Bizim aynı zamanda Polatlı’da şöyle bir şansımızda var.”
POLATLI BİRÇOK BÖLGEYE GÖRE ŞANSLI
“Polatlı’mız sonbaharda yağış aldığı için kıraç veya sulu alanlarda buğdaylar tamamen çıkışını, çimlenmesini tamamladı. Oysaki sonbahar aylarında yağış almayan bölgeler var. Özellikle o bölgelerden sürekli bilgiler alıyoruz tanıdıklarımız vasıtasıyla. Onlardan o bölgenin durumu hakkında bilgi ediniyoruz. Mesela Şereflikoçhisar bölgesi soğan tarlalarının hazırlığını yapabilmeleri için büyük toprak köktelerini parçalayacak kültivatör kullandılar. Kuyruk bileği ile çalışan rotatiller kullanarak ancak tarlaları ekime hazır hale getirebildiler. Çünkü o bölge kış yağışlarından hiç istifade edememiş bölgedir. Dolayısıyla o bölgelerde buğday çıkışları da fevkalade sıkıntılıdır. Buğday çıkışlarının sıkıntılı olması tabi ki buğdaylarla o bölgelerde birim alanında yeterli bitki sıklığının olmaması sonucunu da doğuracak. Aynen bizim geçen yıl yaşadığımız gibi daha seyrek buğday tarlaları olacak. O bakımdan Polatlı’mız hem İç Anadolu’nun bazı bölgelerine Eskişehir, Konya hattına doğru olan bölgelerde var hem de Trakya’ya edindiğimiz bilgilere göre daha şanslı. Bizim buğdaylarımız hem büyüme açısından hem de bu bölgenin erken yağış alması açısından yeterli bitki sıklığına sahip.”
GÜBRELEME ÇOK BÜYÜK ÖNEM ARZ EDİYOR
“Bu arada gübreleme de çok büyük önem arz ediyor. Topraklarımız bizim vazgeçilmez üretim kaynaklarımızdır. Topraklarımızın bitki üretimindeki idaresini, yönetimini çok iyi yapmamız gerekiyor. Bunun anlamı şu kullandığımız gübre materyallerinin mümkün olduğu kadar toprak içerisinde tortu, iz ve kötü madde bırakmayacak gübre türlerine yönelmemiz gerekiyor. Bunların başında da organik gübreler ve organomineral gübreler geliyor. Klasik gübrelerde gübre dolgu maddeleri genelde deniz kumu, kireç taşı çeşitli inert maddelerden oluşuyor. Bu maddeleri yıllarca toprağımıza atarak, toprağımızda zaten var olan kireç miktarının da yükselmesine sebebiyet verdik. Bu yükseklik toprağımızın fiziksel verimliliğini yani su geçirgenliği, su iletkenliği, su depolaması, bitki ve su ilişkileri gibi toprağın dinamik dengelerini bozan maddeler. Tarımı ileri olan ülkelerde bu tip gübrelere asla müsaade edilmiyor. Bizim gibi gübre kullanımını daha halen organize edememiş tarım ülkelerinde ise bu klasik gübreler kullanılıyor. Bunda verdiğim bir örnek vardır. Toprağı birincil derecede sürüp mümkün olduğu kadar yüzey pürüzlülüğü elde ettiğimizde kesekler meydana çıkmaktadır. Bunlar tabi yıllardan beri katı mineral gübreler ile toprağımız gübrelendiği için artık o keseklerin üzerine traktörler çıkıyor. Zirai aletlerin tekerlerine çıkıyor. Ama maalesef kesekler parçalanmıyor. Bunun sebebi toprağın fiziksel yapısının bozulmasına sebebiyet verir ve bozulur.”
ORGANOMİNERAL GÜBRE CAZİP HALE GETİRİLMELİ, DESTEK VE DENETİMİ ARTIRILMALI
“Tabi ki bir toprağın verimliliği sadece kimyasal olarak, azot, fosfat, potasyum ve diğer mikro elementlerin bitkiye ne kadar verdiğiyle ölçülmez. Toprağın fiziksel verimliliği dediğimiz toprağın su tutma kapasitesi, bitkiyi suyla besleme kapasitesi, toprağın tuttuğu suyu bitkiye vermesi ve havalanma kapasitesi toprak içerisindeki kimyasal reaksiyonların yani bitki besin maddelerinin bitkiler tarafından alınmasını sağlayan kimyasal reaksiyonlarından düzenlenmesinde fevkalade önemlidir. Çünkü hava almayan topraklardan bakteriyel gelişim az olacağından bakterilerde topraktaki çoğu besin maddesini yararlı hale getirdiklerinden istediğimiz oranda bir katyon beslemesi maalesef elde edememekteyiz. Bunu ortadan kaldırabilmemiz içinde gerek azotlu gübrelerde gerekse kemer gübrelerde mutlaka dolgu maddelerinin toprak dostu olan gübreleri tercih etmeliyiz. Zaten ülkemizde de bu konu üzerinde son yıllarda tarım üretimi bunun üzerinde durmaktalar. Organomineral katı gübrelere destek vermekteler. Ancak bu destek günümüz koşullarında maalesef biraz gübre fiyatlarının güncelliğine ayak uyduramamaktadır. Gübre fiyatları çok daha fazla yükseldiği için devletten temennimiz organomineral gübreyi cazip hale getirebilmesi için desteklerin arttırılması ve özellikte de organomineral gübre piyasasında denetlemenin arttırılması gerekiyor.”
GÜBRE İÇERİĞİNDEKİ FOSFORUN NE KADARININ SUDA ÇÖZÜNDÜĞÜ ÖNEMLİDİR
“Bu desteğin yanında bunu da ifade etmemiz lazım. Çünkü çiftçilerimiz, üreticilerimiz gübrelerin sadece torbaların üzerinde yazan içeriklerine bakarak karar veriyorlar. Oysaki doğru olanı bitki beslemede bizim en çok üzerinde durduğumuz fosfordur. Gübre içeriğindeki fosforun ne kadarının suda çözündüğü önemlidir. Bugün organomineral fiyatı piyasası içerisinde kaya fosfatından yapılmış, fosforu çözülmeyen gübreler maalesef organomineral gübre gibi çok iyi bir seçeneğin geleceğini karartmaktadır. Bu tip gübrelerde devletin standart ortaya koyması ve tüm gübre torbalarının üzerinde fosforun neden yapıldığı ve ne kadarının suda çözündüğü mutlaka yazılmalıdır. Bu haksız rekabete de yol açıyor. Üzerinde aynı içerik maddesi olduğu halde fosfor oranının suda çok yüksek olduğu gübrelerle kaya fosforundan yapılan gübreler maalesef piyasada aynı muameleyi görmektedir. Bu da ülkemiz için, tarım topraklarımız için vazgeçilmez olması gereken, mutlaka kullanılması gereken organomineral gübrenin adını lekeliyor. Bu konuda da Tarımsal Üretimi Geliştirme Müdürlüğü iyi bir standart getirmesini ve ülke çapında iyi bir denetleme yapmasını canı gönülden bekliyorum.”